İşi dolayısıyla Kolombiya'nin başkenti
Bogota'da yaşayan bir Amerikalı, bir sabah uyandığında 60 bin dolar
değerindeki gıcır gıcır Mercedes'inin yerinde olmadığını görür.
Polise yaptığı başvurular, gazeteye verdiği ilanlar sonuçsuz kalır.
Allah'tan arabası sigortalıdır. Hemen gerekli işlemleri yapmak için
sigorta şirketine başvurur. Bu sırada bir telefon gelir.Telefondaki
ses, 10 bin dolarlık fidye karşılığında arabasını geri vermeyi
önermektedir. Öykümüzün Amerikalı kahramanı, sigorta şirketinin
tavsiyesiyle parayı öder ve aracını hırsızların söylediği yerde
sapasağlam bulur. Telefon ertesi gün yine çalar ve hırsızlar,
"parayı hemen ödediği için, arabasının bir yıl boyunca hırsızlığa
karşı sigortalandığını" söylerler. Ancak bir hafta sonra
kahramanımızın Mercedes'i yine çalınır. Ertesi gün aynı hırsızlar
telefon edip 10 bin dolar fidye isteyince Amerikalı dostumuz, "bu
yaptığınız çok ayıp!" diyerek hırsızları protesto eder:
"Geçen hafta da aracımı çaldınız ve ben fidyeyi ödeyince bir
yıl boyunca dokunmayacağınızı söylediniz!" Bunun üzerine
telefondaki ses böyle bir şey olmayacağını belirterek, "yine
de her ihtimale karşı" kontrol etmeye karar verir. Ahizeden
bilgisayar tuşlarına basıldığı duyulmaktadır. Araştırmasını
tamamlayan oto hırsızı, binlerce kez özür dileyerek, bir yanlışlık
olduğunu kabul eder ve kurbanına arabasını nerede bulabileceğini söyler.
Amerikalı dostumuz arabasını almaya gittiğinde ön koltuğun üzerinde
yapılan yanlışlıktan ötürü özür dileyen bir kartı eşliğinde
bir şişe şampanya bulur. |