Öncelikle ben orucun sadece aç kalmak
olduğuna ve böyle algılanmasına karşıyım. Her ibadette olduğu
gibi oruçta da amaç ve niyet çok daha derin. Eğer orucun aşamalarını
ve sürecini izlersek ne gibi getirileri olduğunu daha iyi anlarız. En
önce oruç insan iradesinin gelişiminde ve denetlenmesinde çok etkin
bir rol oynar. İrade belli bir süre dahi olsa bu zaman zarfında
kendini kötülüklerden alıkoymaya ve iyiliklere adamaya çalışır.
Buradaki amaçlardan birisi de insanın kişiliğindeki olumlulukları
arttırmak ve kendisine en çok zarar veren nefsi düzeltmeye çalışmaktır.
Bunun en basit örneklerinden biri insanın kendi denetleme mekanizması
içinde sürekli oruçlu olduğunu düşünmesi ve bu olguyu yanlış
eylemlerin öncesine bir set olarak çekmesidir. Ayrıca Ramazan ayı
toplumun genel anlamda huzur bulduğu ve içindeki gerçekliği ve
korkuyu kabul ettiği aydır. İnsanların kelimelerine ve davranışlarına
baktığımızda çok belirgin değişiklikler görebiliriz. Bunlar
sahte veya gerçek olsada, insan iradesinin ideal olma hayalini bize
sunar. Allah bana göre Ramazan ayı ve oruç öğretisiyle insanlara
yokluğun, varlığın ve iç dünyamızdaki çaresizliğin ve gücün
gerçek tanımlarını gösterir. Bu yüzden orucu kalıpsal prosedürlere
sığdırmak ve bilindik tavırlarla geçirmek bize bir şey anlatmaz ve
kazandırmaz. Ramazan ayında her zamankinden daha çok şey öğrenmeli,
anlamalı ve mümkünse yaşamalıyız. Yaşam sadece işimiz, evimiz ve
okulumuz arasında geçmiyor. Etrafımızda belki görmek istemesek bile
yaşamaya muhtaç ve yaşamayı hak eden bir sürü insan var. Toplumun
üzerine inen bu kapsamlı anlayışın ve iyimserliğin yardımıyla bu
gibi problemleri düşünmeli ve hayatın topraklarından biri olmalıyız.
Unutmayın; Allah'ın dostu, asla yalnız kendini düşünmez. Eğer
sadece kendimizi düşünüp iftar açıyorsak ya da orucumuzun böyle
kabul edilmesini istiyorsak lütfen bir kez daha düşünelim. Maddi
imkanlarımız olmasa bile bazen bir tebessüm, bazen tatlı yapıcı
bir söz yeterli olabilir. Bu ay elbet bir gün bitecek. Ve insanlar
eski günahkar anlayışlarını yeniden giyinecek. Eğer siz bu kokuşmuş
elbiseye yeniden bürünmek istemiyorsanız tek sığınmanız gereken
Allah'tır. İlk önce onu anlayalım ve ilk önce onu sevelim. Her
ibadetimiz ve her yorgun nefesimiz onun eşsiz yüzünü görmek için.
Çünkü her şey onun yansımasıyla güzelleşir. Allah hepimize huzur
versin... |