www.kebir.net
  "Hayatı derinlerde yaşayanların sitesi"

       Sadece paylaşmak için...


 ANA SAYFA | TÜRKÇE MÜZİK | ŞİİRLER | YAZILAR | DİN ve HAYAT | HİKAYELER | BANA ULAŞIN! | AMACIM 

AHLÂK MI? ESKİLERDEN BİR SÖZ GALİBA...

Bugün hayatımızda eskiden değerli ve anlamlı olan bir çok şey artık gömülmeye ve çürümeye bırakılmış. İnsanlar sadece bununla yetinmeyip, bu olguların başına kötü ve bağnaz sıfatlar yerleştirmişler. Bunlardan belki de en önemlisi ahlâk. Eskiden insanlar tabi ki yanlış şeyler yaparlardı. Belki anlatıldığının tersine onlar da ahlâka pek önem vermezlerdi. Ne olursa olsun bu kavram artık yerini modernleşmeye ve çağdaşlaşmaya bırakıyor. Daha doğrusu bu iki yeni ve güçlü kavram karşısında eziliyor. Artık ahlâk önemli bir gelişme belirtisi olmaktan öte saçma ve gereksiz bir durummuş gibi insanların hayatlarında yavaş yavaş yer ediniyor. Eskiden beri aranılan bir özellik olan ahlâk, şimdi ise kendine olgular müzesinde verilen en tozlu rafta hayatını devam ettirmeye çalışıyor. Bugün medya olsun, sokaktaki insanlar olsun bu olguya dair bir çok şeyi unutmuşlar. En basiti, artık bütün gazetelerin belirli sayfalarında nerdeyse çıplak kadınların resimlerini bulmak mümkün. Merak ettiğim nokta ise bunun amacının ne olduğu. Mesela, ünlü bir bayanla ilgili bir haber verilecekse, hemen bu bayanın bir boy mayolu resmi gazeteleri süslüyor. Ama buna ne okumuş yazmış gazeteciler ne de resmi yayınlanan bayan, vücut tacirliği olarak bakmıyor. Eğer onlara sorsanız hemen şu cevabı verecekler; "bu, dünyanın değişen ve çağdaşlaşan yüzüne ayak uydurmaktır. Bunun aksini düşünenler geri kafalıdır." Evet doğru. Bize verilen isim geri kafalı. Zaten şekle çok önem veren bir toplum olduğumuzdan yapılan bu modern satış insanlarımızı oldukça etkiliyor. Ama çocuğuyla gazete okuyamayan bir annenin veya babanın soğuk terleri kimseyi ilgilendirmiyor. Televizyonlarda ise durum pek farklı değil. Onlarda ellerinden geldikçe bu işi bir pazar haline dönüştürüyorlar. Düşünün bir son zamanlarda çekilmiş kaç filmimizde sevişme sahnesi yok. İşte cevap aslında burada. Başka türlü iş yapmıyorlar da ondan. Ama onlara sorsanız, o sahnenin ya da sahnelerin mutlaka gerekliliği var. Yoksa filmin müthiş hassas mekanizması ve ahengi bozulur. Televizyondaki Kemal Sunal filmlerinde geçen "eşşek" gibi çok ağır(?) sözler bipleniyor ama sanatçılarımızın yaptığı sanatsal (?) kliplere hiç bir şey olmuyor. Bugün sırf ahlâkını satarak para kazanan onlarca insan var ki aramızda. Ve bunlar maalesef sanatçı sıfatıyla ya da halka mal olmuş insan görünümünde yaşıyorlar. Ne diyebilirim ki? Biz kafalardan daha çok alt kısımlara bakan ve buna prim veren bir toplum oldukça daha çok olguyu derin kuyulara gömeriz. Buyurun cenaze namazına...


Yazan Melih SARIOĞLU

Geri Dön

 


©kebir